Bediüzzaman Endonezya Gündeminde
Endonezya INSISTS ( Islami Düşünce ve Medeniyeti Araştırmaları) Enstitüsü'nde bugün "Uluslararası Bediüzzaman Said Nursi’nin 21. yüzyıl İslam Dünyasına Mirası Semineri" yapıldı.
Enstitünün kurucusu olan Dr. Hamid Fahmy Zarkasy, açılışta yaptığı konuşmada Üstad Said Nursi'nin fikirlerinin Endonezya'nın gündeminde olduğunu söyleyip, birçok akademisyenin de Risale-i Nur hakkında yüksek lisans ve doktora tezi hazırladığını ifade etti.
Toplantıya Türkiye’den; İbn-i Haldun Üniversitesi'nden Prof Dr. Alparslan Açıkgenç, Erciyes Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmat Kayacık ve İstanbul İlim ve Kültür Vakfı İcra Kurulu Başkanı Said Yüce katıldı.

Panelin açılışında konuşan Said Yüce, Endonezya üniversitelerinde 'Said Nursi ve tefsiri Risale-i Nur' hakkında akademik çalışmalar yapılmasını memnuniyetle ve sevinçle karşıladıklarını belirterek şunları söyledi: “Dünya ve insanlık büyük buhranlarla karşı karşıya ve çoğunlukla da çözüm bulamıyor. Bediüzzaman Hazretleri Kur’andan reçetelerle insanlığın manevi yaralarına ilaçlar sunuyor. Hz. Peygamber (sav) zamanındaki anlayış ve yaşayışı bugünün insanının anlayıp uygulayabileceği şekilde anlatıyor. Ve eserlerini okuyanlar hayatlarına yansıtabiliyor. Ayrıca, günümüz dünyasının inançtan yoksun materyalist eğitim sistemiyle yetiştirilen insanlarının içinde bulunduğu çıkmazlardan kurtulabilmesi için tevhid esaslı eğitim sistemlerini öneriyor.”

Prof.Dr Alparslan Açıkgenç de sunduğu tebliğinde şu görüşlere yer verdi:
“Sosyal uyum; topluma barış ve hoşgörü kazandırır. Bu nedenle özellikle dünyamızda bugün -küresel etkileri ve farklı kültürlere sahip insanların hızlı hareket etmekte olduğu bir zamanda- çok önemlidir. Bu bildirinin amacı, önce Bediüzzaman Said Nursi'nin anladığı “maneviyat” kavramını açıklamak, daha sonra Risale-i Nur Külliyatı'nda bunun nasıl başarıldığını görmeye çalışmaktır. Konu, insanın mahiyeti ve onun mahiyetinden kaynaklanan düşünce tarzları ve bunun bireyin yaşamına ve toplumuna nasıl yansıdığı gibi tahlil edilmesini gerektiriyor. Bütün bu kavramların bu çağdaş eserlerde nasıl iç içe olduğunu anlamak için Risalelerden birçok alakalı bölüm getirebileceğimi umuyorum. Risale-i Nur’un konulara yaklaşımı Kur’an’ın konulara yaklaşımı ile aynı yöntemi kullanmıştır. Bu da araştırılan konunun sadece belli bir yerde geçmemesi aksine eserlerin bütünlüğü içinde işlenmesini gerektirmektedir. İnsanın mahiyeti dört temel yönle ele alındığını söylemek mümkündür: hayvaniyet, beşeriyet, insaniyet ve melekiyet. İlk üç yön felsefede de geçtiği söylenebilir. Ancak melekiyet yönü onu manevi mahiyetini ortaya koyduğu için ayrı bir önem arz etmektedir.

Prof. Dr. Ahmet Kayacık'ın konuşmasında ise "Modern Dönemde İnanç ve İnsanın Kemâli: Bediüzzamanın Görüşleri" adlı başlık altında, 23. Söz özetlenerek ve orada geçen beş nokta belli bir düzeyde izah edilerek sunuldu. Özellikle 1. ve 4. noktaya dikkat çeken Ahmet Kayacık "İnsan ve hayvanın yaratılışlarının farklı olmasından yola çıkılarak, yaratılış amaçlarının da farklı olduğu" görüşünü vurgulandı.
Bu arada İslami Düşünce ve Medeniyet Araştırmaları Enstitüsü Kütüphanesi'ne İİKV tarafından İngilizce ve Arapça Risale-i Nur külliyatı hediye edildi.


