İslam Dünyasının Hastalıklarına Karşı: Tahkiki İman Gözlüğü
Amerikalı Müslüman aktivist Sheikh Khalid Yasin ile "İslam ve 21. Yüzyıl: Zorlukları ve Fırsatları" konulu seminer, 8 Ekim Pazar günü İstanbul İlim ve Kültür Vakfı'nda gerçekleştirildi. Seminer, İngilizce olarak sunulurken, Sheikh Khalid Yasin ve İstanbul İlim ve Kültür Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Said Yüce'nin soru-cevap bölümü İngilizce-Türkçe çeviri ile yapıldı. Ayrıca, seminer programı İİKV YouTube kanalından CANLI olarak yayınlandı. Aynı zamanda İİKV Seminer Programı'na dünya basını da manşetlerinde yer verdi.
BASINDA ÇIKAN SHEİKH KHALİD YASİN İLE GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ SEMİNER HABERLER İÇİN TIKLAYINIZ.
"Ne yapıyorsak imanla ilişkisini kurarak yapmalıyız"
Sheikh Khalid Yasin, seminerde imanın inşası hakkında önemli bir mesaj verdi. Kur'an'a baktığımızda imanın amel ile hep birlikte anıldığını vurgulayan Yasin, Müslümanların imanlarını yaşama dönüştürmeleri gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Müslümanların sadece İslam ve imanla ilgili konuşmaktan ziyade, eyleme geçmeleri gerektiğini söylerken "Müslümanlar yerleştirecek bir ilim inşa etmezlerse bu imanı arttıramazlar, yalnızca konuşulmuş olur" cümlesini kullandı ve "En büyük direnişimiz; ne yapıyorsak imanla ilişkisini kurarak yapmak olmalı" dedi.
"Markamıza sarılmalıyız; Bu da İslam'dır"
Yasin, konuşmasında İslam'ı doğru bir şekilde temsil ederek, başkalarına da fayda sağlayabileceğimizi söyledi. Bunun da ancak kendi markamız olan İslama sarılmakla mümkün olabileceğini belirten Yasin, bunun tüm diğer etiketlerden daha önemli olduğunu vurguladı ve şöyle devam etti:
- İslam markasını doğru sunabilirsek gayrı müslimler bile bundan yararlanacaktır.
.jpg)
""Müminler kardeştir" sözünü yaşatmalıyız"
Sheikh Khalid Yasin'in konuşmasında üzerinde durduğu ve başarmamız gereken en mühim mesele dediği bir diğer konu da "Müslümanların kardeşliklerini yeniden tesis etmesi gerektiği" oldu.
"Müminler kardeştir" ayetinin emir ve yükümlülüklerinden konu açan Yasin "bunu yapamıyorsak imanımızda sıkıntı vardır" dedi ve müslümanların birbirleriyle uyum içinde olmaları gerektiğini vurguladı. İslam'ın birlik ve beraberlik ilkesini önemsediğine dikkat çeken Yasin, Müslümanların bu değerlere sadık kalmaları gerektiğini söyledi ve "herşey bizim tek bir ailemiz olduğunu bilmekle başlıyor" dedi.

"Biz müslümanlar tetkik ehli olmalıyız"
Yasin, konuşmasında eğer müslümanlar olarak birbirimize karşı çıktığımız noktalar varsa bunun çözümünün cidalle olmaması gerektiğini savundu ve o noktaları ıslaha çevirtecek bir kaynak olması gerektiğini ifade etti. Biz müslümanların tetkik ehli olmamız gerektiğinin de çokça altını çizen Yasin, bugünki Filistin meselesinde de böyle olması gerektiğini belirtti ve "İşgal edilmiş olsa bile orası hala bizim" dedi. Yasin, konuşmasının devamında musibetlerden bahsederken "Bazen bir yağmur birini öldürebilir ama aynı yağmur başkasına rahmet olabilir" örneğini verdi ve "Biz müslümanlar olarak her zaman iyilik ve güzellikle davranmayı kendimize prensip yapmalıyız. Kur’an’da bununla ilgili ayetler var. Bir düşman bile iyi ve güzel sözümüzle dostumuz oluverir. Bu sebeple böyle iş yapan vakıf ve kurumlarla işbirliği yapmak çok önemlidir" ifadesini kullandı.
"Muhammed (sav) iş adamıydı"
Sheikh Khalid Yasin, konuşmasının son konusu olarak eğitimin öneminden söz etti. Müslümanların bağımsız iş kurmalarına teşvik edilmesinin gerekliliği üzerinde durdu. Gençleri her zaman bu konuda destekleyerek girişimci olmaları, iş kurmaları, üretim yapmaları için cesaretlendirdiğini ve bu konuda öğrencilere dersler verdiğini anlatan Yasin, Muhammed (sav) ve sahabelerin birçoğunun iş adamları olduğunu hatırlattı.
.jpg)
Sheikh Khalid Yasin'in konuşmasından sonra İstanbul İlim ve Kültür Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Said Yüce de "21. Yüzyıl Zorlukları ve Fırsatları" konusunda Sheikh Yasin'in konuşmasına ithafen; Said Nursi'nin Risale-i Nur'larda anlattığı metodolojilerden bahsetti.
Said Yüce, konuşmasına Sheikh Khalid Yasin'in İstanbul İlim ve Kültür Vakfı hakkındaki görüşlerini paylaşarak başladı. Yasin'in ilk tanışmalarında vakfımızla ilgili "burada büyük bir hazine var" tabirini kullandığını ve Bediüzzaman Hazretleri'nin eserleri olan Risale-i Nur'ların büyük bir hazine olduğunu dile getirdiğini ifade eden Yüce, aynı zamanda Sheikh Khalid Yasin'in uzun yıllardır dünyanın birçok ülkesinde İslam adına yapmış olduğu hizmetlerle Risale-i Nur metodolojisinin aynı çerçevede bir araya gelebilmesini hedefledikleri seminerlerden ilkini gerçekleştirdiklerini, devam etmesini de arzu ettiklerini söyledi.
"Bediüzzaman 120 yıl önce İslam dünyasının problemlerini teşhis etmiş"
Said Yüce, İslam dünyasının asıl probleminin 3 büyük düşman olduğunu belirterek, bu problemlerin Bediüzzaman Hazretleri tarafından 120 yıl önce teşhis edildiğini söyledi. Bu 3 büyük düşmanın cehalet, zaruret (fakirlik) ve ihtilaf olduğunu ifade eden Yüce, bu problemlere karşı tedavinin de 3 yolu bulunduğunu vurguladı. İlk olarak eğitimin önemine değindi ve bu eğitimde din ilimleri ile fen ilimlerinin bir arada verilmesi gerektiğini vurguladı. İkinci düşman olan fakirlik için ise sanat, ticaret ve teknolojinin gelişiminin önemli olduğunu belirtti. Yüce, Nursi'nin üçüncü düşman olan ihtilafın çözümünü ise ittifak olarak tanımladığını söyledi. Bu sözler Said Nursi tarafından 1900'lerin başında ifade edilmiş olup, 2023 yılında İslam dünyasının en büyük problemleri olarak hala geçerliliğini koruyor.
.jpg)
"İnkâr etmemek başkadır, iman etmek bütün bütün başkadır"
Said Yüce, Said Nursi'nin metodolojine göre, imanın sadece inkar etmemekten ibaret olmadığını, tahkiki bir imana sahip olmanın gerektiğini açıkladı.
Hakiki imanın Allah'ın sıfatlarına, isimlerine, emirlerine kalpten gelen bir tasdikle inanmanın önemini vurguladı. Bu konuda Bediüzzaman Hazretleri'nin çok mühim ifadelerinin yer aldığı bir mektubu okuyan Yüce, imanın yüzeyde değil, kalpten gelen bir gerçeklik olduğu düşüncesini öne çıkardı ve hakiki imanın bu derin içsel tasdikle kendini gösterdiğini vurguluyor.
"Kâinata İman gözlüğü ile bakmak"
İnsanların "bir Allah var" deyip bütün mülkünü esbaba, tabiata taksim ettiklerini ifade eden Yüce, sebeplerden ve ortada gördüğü her şeyden medet uman, her şeyi ona taksim eden herkes teorikte Allah'a inanıyor, iman ediyor diye ifade etti ve şöyle devam etti:
- Allah'a inanıyoruz diyorlar. Böyle bir inanmak inkar etmemek mi? Öyleyse hakiki manada Allah'a iman etmek nedir ?”
Ayrıca Yüce, Nursi'nin kainatın yaratılışına ve insanın yaşamına farklı bir bakış açısı sunarak, kainattaki her şeyin Allah'ın eserleri olduğunu ve iman gözlüğü ile bakıldığında daha derin bir anlayışa sahip olunabileceğini açıkladı.
Son olarak Yüce, konuşmasında seküler eğitim ve materyalist düşünce tarzının insanları Allah'tan uzaklaştırdığını ve bu düşünce tarzının insanlığın karşılaştığı büyük sorunların temelinde olduğunu vurguladı.
Sheikh Halid'in de ifade ettiği gibi "imanın ve eğitimin hakiki manada yerleşmesinin sonuçları neler olur?" sorusunun cevabını ise Yüce şöyle anlattı:

"Dünyadaki güvenlik ve barışta İmanın rolü"
- Eğer hakiki manada bir iman kalbe yerleşirse, bu toplumda büyük etkiler doğurur. Bu, insanlar arasındaki güvenliği artırır, emniyeti sağlar, asayişi korur ve dünya ile ahiret mutluluğunu teşvik eder. Bu nedenle, insanlar artık yalan söylemez, yanlış iş yapmaz ve şiddetten kaçınır. Her türlü kötülükten uzak durur ve Allah'ın varlığını, ahireti ve O'nun emirlerini düşünerek yaşarlar.
Siyaset alanında da olumlu etkiler görülür. İnsanlar dürüst ve adil davranır, toplumsal huzur sağlanır. Ekonomi düzelir, çünkü iman sahibi insanlar faizden kaçınır, israftan kaçınır ve zekatlarını verirler. Bu nedenle enflasyon gibi ekonomik sorunlar azalır, insanlar refah içinde yaşarlar.
Sonuç olarak; imanın kalpte hakiki manada yerleşmesi, toplumda siyasetten ekonomiye kadar birçok alanda olumlu değişikliklere yol açar. Bu, insanların Allah'ın varlığını ve O'nun emirlerini görmelerine yardımcı olan bir "iman gözlüğü" takmalarıyla başlar. Bu, tedbirlerin ve önlemlerin ötesine geçer ve insanların yaşam biçimlerini kökten değiştirir.
.jpg)
Seminerin ikinci kısmında konuşmalar bittikten sonra Sheikh Khalid Yasin ile soru-cevap kısmı gerçekleşti. Katılımcılar bu bölümde 21. yüzyıldaki teknoloji ve yapay zeka gibi kullanım alanına göre zorluk ya da fırsat olabilecek konular hakkında sorular sordular.
.jpg)
Seminer programı, kapanışta İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından Sheikh Khalid Yasin'e uzun yıllardır İslam adına yaptığı çalışmalar için takdim edilen teşekkür plaketi ve hatıra fotoğrafı ile nihayete erdi.



Youtube
